Kaktüs Çiçeği Otel Bodrum seyahatimizdeki son duraktı. Göltürkbükü girişinde küçük sevimli bir tesis. Otel denize sıfır. Tatilimizin son iki günü için yeni bir otel ararken internette bulduk bu oteli. Öyle tavsiye ile filan da gitmedik ama o yakınlarda otel arayanlara tavsiye ederiz. İşletmecisi Neay hanım ve Fransız eşi çok tatlı insanlar. Tatlı da bir kızları var.
Otelin avlusunda, odalarda ahşap kapıdan yapılmış yemek masaları, tulumba gibi bir sürü eski ve ahşap eşya var. Otelin adından da anlaşılacağı üzere otelin bahçesinde değişik türde bir sürü kaktüs var ama ne yalan söyleyeyim çiçeklisini görmedik.
Göltürkbükü’ nde derenin ayırdığı iki yaka var. Tahta bir köprü ile bölünmüş iki yakanın sağ tarafında Kaktüs Çiçeği. Sol taraf ise beachlerden geçilmiyor. Maki, Maça Kızı filan hep o tarafta. Kaktüs çiçeği sağ yakanın ilk oteli. Otoparka ve Bodrum’ a giden minibüslere ve taksi durağına en yakın otel. Sahil boyunca otellerin önünde devam eden 3 metrelik beton yol, 9-12 saatleri arasında trafiğe açık ama diğer zamanlar kapalı. Bu sayede araç gürültüsü, eksoz dumanı olmuyor gün boyu. Aracınıza bavulları yükleme işini de bu saatler arasında yapabilirsiniz. Eğer akşam çıkmayız diyorsanız aracınız orada da kalabilir. Ama biz biraz gezgin bir aileyiz diye belediyenin günlük 10 TL’ lik otoparkına parkettik.
Konaklama oda/kahvaltı şeklinde günlük 200 TL' ye geldi bize. Burada da yaklaşık 15-20 oda var. Güzel bir avlu etrafında 2 kata yayılmış odalarda televizyon hariç klima, mini bar, saç kurutma, şampuan vs. mevcut. Kaldığımız oda küçüktü ama bize yetti açıkçası. Otelin ön kısmında büyük bir bahçe, bahçede masalar ve bir de bar var. Otelin yol geçilerek ulaşılan özel plajında da güneşlik ve metal şezlonglar yeterli sayıda. Yer bulma derdiniz olmaz ancak güneşte kalma probleminiz olabilir eğer çok geç kalırsanız. Plaja servis var. Yiyecek, içecekleri beach menüden seçebiliyorsunuz. Fiyatlar “Beach” ler seviyesinde. Bir spagetti 14 TL mesela. Öğlen yemeklerinde 12 TL’ ye menü çıkıyor isterseniz. İlk gün türlü, bulgur pilavı, ayran vardı; ikinci gün yeşil mercimek, pilav, ayran vardı. Saat dörtten sonra kek-çay saati ise müthişti. İlk gün taze yapılmış çikolatalı kek ikinci gün havuçlu kek geldi çayla birlikte. Akşam yemekleri de güzel gözüküyordu ancak biz her iki gece de tavsiye üzerine gittiğimiz başka yerlerde yemeyi tercih ettik yeni yerler keşfedeceğiz diye.
İskele yok ama denize giriş, denizin içine kıyıdan itibaren sıra sıra dizilmiş kum torbaları sayesinde rahat. Güvenlik dubaları tüm sahil boyunca çok ileride olduğu için koya demirlemiş tekneler çok yakına gelemiyor. Uzun mesafeli yüzmek isteyenler için ideal. Marmaris Selimiye kadar olmasa da çok balık var. Yüzerken yüzeye çok yakın yüzenleri de olduğu için çıplak gözle bile görebiliyorsunuz. Farkında olmasanız da aslında balıklarla yüzüyorsunuz resmen.
Bodrum' a gidip de sakin ama çok uzağa gitmeden bazı geceler biraz hareketli bir tatil geçirmek isteyenler için derenin iki yakasındaki farklı ortamı ile Göltürkbükü güzel bir alternatif olabilir bence ...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder